Çocuklarda saldırganlık neden görülür, çözüm yolları nelerdir?

Çocuklarda saldırganlık neden görülür, çözüm yolları nelerdir?
Bu yazımızda saldırgan çocuğun özelliklerinden, saldırganlığın sebeplerinden ve bu davranış bozukluğunun çözüm yollarından bahsedeceğiz.

SALDIRGANLIK

Saldırganlık, çocukta var olan güvenlik, mutlu olma gibi ihtiyaçların yön değiştirerek ortaya çıkmasıdır.

Saldırganlık; daha çok kızgınlık, öfke nöbetleri, eşyaları kırma, zorbalık, sözlü şiddet, hakaret, tehdit olarak karşımıza çıkmaktadır.

Çocuklar henüz hislerini nasıl kontrol edeceklerini bilemedikleri için öfkelerini şiddet olarak yansıtırlar. Aslında herkeste agresif davranma ve şiddete  meyil  vardır. Yaşam tarzları ve eğitim durumları bu hisleri ya harekete geçirir ya da başka bir yöne kanalize eder. Saldırganlık iyi bir eğitimle, çevresel koşullarla şekillendirilebilir.

Çocukta saldırganlık daha çok okul öncesi dönemde görülür. Çocuk, oyun oynama esnasında kuralları çiğneme, vurma, tekme atma, ısırma, tükürme gibi saldırgan davranışlar gösterebilir. Bir çocuğun böyle bir davranışının problem olması için süreklilik göstermesi gerekir. Yani yaramazlık yapan her çocuğa saldırgan diyemeyiz. 

SALDIRGAN ÇOCUĞUN ÖZELLİKLERİ 

  • Saldırgan çocuk arkadaşları tarafından dışlanır.
  • Geçimsiz ve öfkelidir. Parlamaya hazırdır.
  • Kimse tarafından onaylanmaz ve anlaşılmaz.
  • Kuralları sevmez.
  • Vurma, kırma, ısırma, tükürme, tekmeleme gibi davranışlar sergiler. 
  • Saldırgan çocuğun özgüveni zayıftır. Bu çocuklarin güven duygusu doyurulmamıştur. Sevilmediğini düşündüğü için kendini saldırganlıkla kanıtlamaya çalışır.
  • Arkadaş ilişkilerinde hep bir sürtüşme içindedir. Konuşmaların içeriğinde hep şiddet vardır. Hep kendi istediği olsun ister. 
  • Derslerinde genellikle başarısız olurlar. 
  • Kuralları çiğner ve sık sık cezalar alır.
  • Cezalar onun için asla yaptırıcı olmaz. Kısa sürede saldırgan davranışını tekrar eder.
  • Sorunlarını kavga ederek çözmeye çalışır.
  • Aslında ilgiyi çok seven çocuklardır. Şiddetle normal hayatta bulamadıkları ilgiyi üzerlerine çekmeye çalışırlar. 
  • Anne, baba ve öğretmenlerine hatta diğer büyüklerine karşı genellikle saygısızlardır. 
  • Bu çocuklar evde, dışarda, okula hep problem çıkarır ve büyükleriyle çatışırlar.

Bu tip davranışlarda çocuğun süreklilik göstermesi saldırganlık tanımı içine girer. Yapılan araştırmalar erkek çocukların kız çocuklarına göre saldırgan davranışlara daha meyilli olduğunu göstermektedir. Fakat kız çocuklarında fiziksel saldırganlıktan ziyade sözel ve duygusal saldırganlığın daha ağır bastığı gözlemlenmiştir. Erkek çocuk dövüşerek, kız çocuk ise sataşarak sorunlarını çözmeye çalışır.

SALDIRGANLIK TÜRLERİ

  • Fiziksel Saldırganlık
  • Duygusal saldırganlık
  • Sözlü saldırganlık
  • Duygusal saldırganlık

Genellikle saldırganlık denilince akla, fiziksel davranışlar yani vurma, kırma gibi davranışlar gelir. Fakat korkutmak, hakaret etmek  gibi davranışlar da saldırganlık içine girer. Hata çoğu zaman psikolojik saldırganlık fiziksel saldırganlıktan çok daha fazla zarar vermektedir.

ÇOCUKLARDAKİ SALDIRGANLIĞIN SEBEPLERİ

  • Aile içi kavgalar
  • Çocuğun anne ve babasıyla sağlıklı iletişim kuramaması
  • Çocuğun ihtiyacı olan sevgiyi yakınlarından görememesi
  • Çocuğun sürekli anne ve babadan şiddet görmesi
  • Ebeveynlerin saldırganlık konusunda çocuklarına olumsuz örnek olması. Babanın evdekilere bağırarak istediklerini yaptırmaya çalışması
  • Çocukta zaten var olan şiddet duygusunu ailenin desteklemesi (Mesela; sana vuran arkadaşına sen daha fazlasını yap, demek.)
  • Ebeveynlerin aşırı kontrolcü olması. Aşırıya kaçan bir disiplin içine çocuğu sokmaya çalışmaları. Disiplin konusunda da anne ve babanın birbiriyle tutarsız davranması
  • Çocuğun davranışları ile ilgili çok katı cezalar uygulanması
  • Babanın uzun süre yokluğu
  • Kardeşler arasında sevgi dengesinin ayarlanamaması
  • Televizyonda izlemiş oldukları şiddet içerikli görüntüler
  • Şiddet içerikli bilgisayar ve telefon oyunları
  • Çocuğun genetik olarak şiddete yatkın olması
  • Çocuğun suç oranı yüksek toplum içinde yetişmesi (Çocuğun etrafında aldığı modeller hep şiddete meyilli bireylerden oluşur.)

Bunların yanında beyin zedelenmesi, beyin zarı iltihabı gibi fizyolojik sorunlar da çocukta şiddete sebep olabilir.

PEKİ AİLELER BU KONUDA NELER YAPABİLİR?ŞİDDET  KONUSUNDA AİLELERE TAVSİYELER:

İlk olarak davranışa nedenleri araştırılmalıdır. Çocuk isteklerini elde etmek için mi, aşırı baskıya karşı bir tepki mi, sevmediği birini mi cezalandırıyor? Bu soruların cevaplarını bulup sebeplerini ortaya çıkarıp uygun bir üslupla çocuğun ihtiyaçları karşılanmalıdır.

Öncelikle sabır isteyen bir süreç olduğu unutulmamalıdır. Stresli ve yorucu olan bu durum çatışmaya dönüştürülmemeli, çatışmaya dönüşürse durumun daha kötüye gideceği  unutulmamalıdır.

Çocukta asi, sorumsuz, saldırgan davranışların oluşmaması için fiziksel cezalar verilmemelidir.  Çocuğa sevgiyle yaklaşılmalı ve çocuğa uygulanan dayağın çocuk için sadece bir saldırganlık örneği olacağı unutulmamalıdır.

Çocuğun saldırgan davranışlarla isteği şeyler yerine getirilmemelidir  ve çocuk bu şekilde hiç birşeyi elde edemeyeceğini görmelidir.

Ebeveynler çocuğu eğitirken mükemmelliyetçi davranışlardan uzak durmalı, çocuğun yapabileceklerinin ötesinde bir şey çocuktan beklenilmemelidir.

Ebeveynler arasındaki kavgalar asla çocuğun bulunduğu ortamda yapılmamalıdır.

Evde demokratik bir ortam oluşturulmalı ve çocuğun söz alarak kendini anlatması için çocuğa ortam oluşturulmalı. Bunun için aile toplantıları uygulanabilir.

Çocukta saldırganlık duygusu baş gösterdiğinde herhangi bir eşyaya yöneltilebilir (Yastığa vurma, kağıt kesme, taşla bir şey kırma gibi) Bu durumlar çocuğun enerjisini boşaltmasını sağlar.

Çocuğun dışarıda, sokakta oyun oynaması için imkanlar oluşturulmalı. Çünkü sürekli kapalı ortamda kalan çocuklar ruhsal olarak gerilimden kurtulamaz. Açık hava ve geniş ortamlar çocuğun enerjisini boşaltmasını sağlar.

Çocuğun yanında şiddet içeren filmler ve programlar izlenilmemelidir. Çünkü çocuk gördüğü her şeyi model alır ve kendi hayatında da uygulamaya çalışır.

Bir çocukta var olan saldırganlık dürtüsü tamamen ortadan kaldırılamaz. Saldırganlığın yönünü değiştirilebilir. Mesela bedensel gösterdiği şiddet davranışı spora yönlendirilebilir. (Karate, tekvando, yüzme gibi) İçindeki bu duyguyu bastıran, bu duygusunu boşaltamayan çocuk bu duyguyu biriktirir ve bir gün patlar, çevresine telafisi olmayan zararlar verebilir.

Yeteneği varsa resim yapma, bir müzik aleti çalma gibi aktivitelere yönlendirilebilir.

Çocuğa sosyal sorumluluklar verilmelidir. 

Şiddet içeren bilgisayar oyunları oynatılmamalıdır.

Çocuğun gergin ve öfkeli olduğu anda tartışmak yerine iki tarafın sakin olduğu zaman beklenmelidir.

Çocuğun temel ihtiyaçları hangi yaşta olursa olsun zamanında karşılanmalıdır.

Babanın ilgisizliği ve yokluğu şiddete eğilimi arttırdığı için babayla geçirilen zaman arttırılmalı veya geçirilen zaman kaliteli hale getirilmelidir.

Onunla empati kurulmalıdır.. Onun gibi düşünülmeli, onun bakış açısıyla bakılmalı. Genellikle onunla konuşurken ben dili kullanılmalıdır.

Anne ve baba, çocuğa doğru yaklaşması için çocuk eğitimi konusunda kitaplar okuyabilir, eğitimlere katılabilir.

Öfke anında, öfkeyi kontrol etmenin yöntemleri çocuğun seviyesine inilerek anlatılmalıdır.

Her fırsatta saldırgan davranışın ona ne gibi zararlar vereceği ve ne gibi zararlarla karşılaşacağı anlatılmalı. Çocuğun davranışları üzerinde düşünmesi sağlanmalı ve ona verdiği zararları kendisinin keşfetmesi için  çocuğun önü açılmalıdır.

EĞİTİMCİLERE TAVSİYELER

Öncelikle bir eğitimci saldırganlığa yatkın olan çocuğun ailesiyle irtibata geçmelidir.

Çocuğun aile yaşantısını değerlendirip ona göre çözüm yolları geliştirebilir.

Aileyle birlikte nedenleri ele alınarak birlikte hareket edilebilir.

Öğretmen bir modeldir. Öğretmen sınıf ortamında sözlü veya fiziksel şiddetten uzak durmalıdır. Derse başlamadan önce çocukların enerjilerini boşaltacak aktiviteler düzenlenebilir. 

Okul eşyalarına zarar vermesi durumunda zararı kendi karşılaması sağlanmalıdır.

Öğrencilere sorun çözme yeteneği öğretilmelidir.. Sorunları şiddete başvurmada nasıl çözecekleri konusunda beceri kazandırılabilir.

SONUÇ OLARAK;

Saldırganlık çocukların sorunlarını çözmek için en çok başvurduğu yöntemdir. Çocuğun ilerde büyüdüğünde bu davranışı azaltacağını düşünmek son derece yanlıştır. Ebeveynler ve öğretmenler ellerinden geleni  yaptığı  halde düzelme olmuyorsa en doğru karar profesyonel destek almak alanında uzman terapistlerle görüşmektir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
En Yeniler