Gül çayı içerdiği fitokimyasallar ile adeta şifa dağıtıyor

Fitokimyasallar, bitkilerdeki besleyici özellikleri olmayan ama hastalıklardan koruyan kimyasallara verilen isimdir.

Gül bitkisi terpenler, glikozitler, flavonoidler, antosiyaninler, karboksilik asitler ve birkaç basit ve karmaşık organik bileşik içerir. Çiçeklerinde myrcene, kaempferol, quercetin, tanenler ve uçucu olmayan yağlar bulunur. Flavonoidlerin çoğu ise uçucu yağında bulunur.

Biyokimyasal analizler, çoğu gül çayı türündeki toplam fenolik bileşik içeriğinin yeşil çaydakine eşit veya daha yüksek olduğunu ortaya koymuştur. Birçok gül çayında ise gallik asit bulunmuştur. Gallik asit, gülün güçlü antioksidan kapasitesinin ardındaki ana bileşendir.

Gül yapraklarına rengini veren antosiyaninler ise bir diğer fitokimyasal kümesidir. Bunlar serbest radikallerin vücudunuzdan atılmasına yardımcı olurlar. Fenolik asitler ve tanenlerle birlikte bu pigmentler gül çayının tıbbi değerini artırır.

Yukarıdaki açıklanan nedenlerden dolayı gül çayı, yeşil ve siyah çaylardan daha yüksek antioksidan potansiyeline sahiptir. İçerdiği polisakkaritler ise gül çayının hafif tatlı veya nötr bir tada sahip olmasını sağlar.

Foto: Marco Secchi on Unsplash