“Gebelikte kullanılan kozmetik ürünlerine dikkat edilmeli”
"Yemediğiniz ürünü cildinize sürmeyin"
İSTANBUL, (DHA) - "Yiyemeyeceğin kadar güvenmiyorsan, cildine sürme" mottosuyla hareket ettiklerini söyleyen cilt bakım ve kozmetik markası DrDGL'nin Kurucusu Dr. Didem Gülmez, "Kadınlara kullanabilecekleri yüzde 100 doğal ve yenilenebilir ürünlerle hizmet veriyoruz. Kuşkusuz ki gebelik ve emzirme dönemi en hassas süreç. Cildimize sürdüğümüz birçok ürün doğrudan kan dolaşımına geçer ve beyin dahil olmak üzere tüm organlara yayılma potansiyeli taşır. Bu nedenle hem bugünümüzü hem yarınımızı hem de çevremizi korumak adına yiyemiyorsak cildimize sürmememiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Uzman Dr. Gülmez, cilt için kullanılan ürünlerin önemine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak verdikleri hizmetleri anlattı. Gebelikte anne adaylarının çok daha seçici davrandığını aktaran Dr. Gülmez, "Bebeklerine zarar verme olasılığı olan her türlüolasılıktan kaçınıyorlar. Kadınların hayattaki en hassas oldukları süreç kuşkusuz ki gebelik ve emzirme dönemidir. Halk sağlığı uzmanlığı dönemimde insan sağlığına zararlı olan kimyasallarla ilgili eğitimler aldım. Kendi öz kaynaklarımızla ülkemizde üretebileceğimiz doğal aromaterapik ve tabiattan elde edilen sabit yağları kullanarak cilt bakımı ve kozmetik ürünleriyle tüm anne adaylarımızın sağlıklı şekilde güzelliklerini korumaları için ürünler üretiyoruz. En sağlıklı ve ekonomik şekilde "kimyasalsız yaşam" talepleri doğrultusunda ihtiyaçları karşılıyoruz. Anne adayları ve emziren anneler hem cilde hem de doğaya dost ürünlerimizi gönül rahatlığıyla kullanabilir. Yüzde 100 doğal ürünler sadece anne adayları ya da emziren anneler için değil tüm kadınlar için önemlidir. Artık genç kızlarımız makyaj yapmaya erken yaşta başlıyor, yüzde 100 organik ürünlerle başladıkları bakım sürecinde ailelerin de içleri rahat edebiliyor. Aslında hangi yaşta hangi şartlarda olursa olsun kadınlar ürünlerimizle sağlıklı güzelliğe sahip olabiliyor" dedi.
"CİLDE SÜRÜLEN ÜRÜNLER TÜM ORGANLARA ETKİ EDER"
Dr. Gülmez, "Beynimizin yüzde 60'ı yağdan oluşur, ayrıca kemik iliği ve hormonal organlar da ciddi bir yağ oranına sahiptir. Cildimiz en büyük organlarımızdan biridir, yağ ölçümü yaklaşık 2 metrekaredir. Cildimize sürdüğümüz birçok ürün doğrudan kan dolaşımına geçer ve beyin dahil olmak üzere tüm organlara yayılma potansiyeli taşır. Bu nedenle hem bugünümüzü hem yarınımızı hem de çevremizi korumak adına yiyemiyorsanız cildinize sürmeyin diyoruz. Cildinize sürdüğünüz her şey yılda 2 kilogram kadar kan dolaşımına geçiyor, buna parfümler de dahildir. Parfümlerin içeriğinin yüzden 80'den fazlası petrol türevidir. Aynı durum makyaj malzemelerinde de geçerlidir. Kaliforniya Üniversitesi'nden Moleküler Biyobilimci Prof. Isaac Pessah'ın araştırmasına göre, bir kadın hayatı boyunca ortalama 0,5 - 1,5 kilogram ruj yutuyor. Rujların kalıcı olabilmeleri için yutmamanız gereken birçok kimyasal ve ağır metaller kullanılıyor. Bu nedenle yedikleriniz kadar cildinize ne sürdüğünüz ve ne kokladığınız da çok önemli" diye konuştu.
Bağırsak ve bağırsağa bağlı hastalıkların tedavi edildiği Bağırsak ve Psikoloji Sendromu (GAPS) beslenme tedavisinin Türkiye Eğitim Temsilcisi olan Dr. Gülmez, "Bir anne ve aynı zamanda hekim olarak çocuğuma sağlıklı bir gelecek hazırlamak için 18 yıllık araştırmalar sonucunda 2020 yılında kurduğumuz kozmetik markamızın tek amacısadece yenilebilecek kadar güvenli hammaddeler ile sağlıklı güzellik elde etmek oldu. Kimyasal ve petrol türevi kullanılmadığı için bedenin toksik yükünü artırmıyoruz. Vücutta birikerek hormonel bozuklara ve diğer olası hastalıklara neden olmuyor. Ürettiğimiz ürünler tüm dünyada GAPS tedavisi uygulayan hastalar tarafından tercih ediliyor" ifadelerini kullandı.
Kaynak: Basın Bülteni
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.