Kâinat bir titreşim halindedir. Kainatta ki her canlının kendine ait bir titreşimi vardır. Bu titreşimler, aynı zamanda her şeyin ses olduğu anlamına da gelir. Her bir maddenin kendine özgü titreşimi olduğundan, iki şey benzer frekanstaysa, rezonans yani tınlama yaparlar. Bedenimiz veya zihnimiz hangi özgün titreşimle rezonansa geçerse, bundan etkilenir.
Vücudumuzun her bir bölgesinin de ayrı bir titreşimi vardır. Bunlar birlikte bir rezonans halindedirler. Bedenimizde bu titreşim her hangi bir nedenden dolayı bozulursa, bu durum hastalık olarak ortaya çıkabilir. Böyle bir durumda bu hücresel titreşimi yeniden düzenlemek için ise dışarıdan bir titreşim verilerek, hücrenin kendine özgü titreşimi tekrar düzenlenebilir.Titreşimlerden oluşan bir enerji formu olan sesin, biçimlenmiş, anlamlı haline müzik denir. Müzik, duyguları, düşünceleri, tek veya çok sesli olarak anlatma sanatıdır.
Otoritelerce ses uzmanı olarak addedilen Julian Treasure sesin, insanda ki bazı hormonları harekete geçirdiğinden bahseder.
M.Ö. 400 yıllara kadar uzanan müzikle tedavi, Osmanlı şifahanelerinde hastalıkların tedavisinde kullanılmıştır. Büyük Çin filozofu Konfüçyüs; “Müzik mukaddes insanlara neşe verir. Ve insanın kalplerini iyileştiren bir şeydir. İnsanlardaki derin etkiyi değiştirmesi dolayısıyla eski krallar onları ders olarak gösterirler” sözü ile, müziğin insan ruhunda ki etkisini dile getirmiştir.
Büyük İslam bilginleri İbni Sina, Farabi, Ebu Bekir Razi gibi isimler, musiki de makamların duygular, organlar, gezegenler, elementler, hıltlar (kainatta ki elementlerin insan bedeninde ki karşılığı olan sıvı)ile olan ilişkilerine eserlerinde yer vermişlerdir.
Farabi, ”musiki ul kebir” adlı eserinde Türk müziği makamlarının İnsan ruhu üzerinde ki etkilerini şu şekilde sıralamıştır.
Buselik makamı: İnsana kuvvet verir.
Rast makamı: İnsana neşe ve huzur verir.
Uşşak makamı: Gülme hissi verir.
Saba makamı: Cesaret ve kuvvet verir.
Neva makamı: İnsana lezzet ve ferahlık verir.
Hüseyni makamı: Rahatlık ve sükunet verir.
Zirgüle makamı: Uyku verir.
Isfahan makamı: Hareket kabiliyeti ve güven verir.
Hicaz makamı: Alçak gönüllülük, tevazu verir.
Osmanlı hekimlerinden Şuurî Hasan Efendi ise, “Tadil-ül Emzice" adlı eserinde, her bir makamın belli vakitlerde icra edildiğinde etkili olduğundan bahseder. Bu vakitler ise şu şekilde belirtilmiştir.
Rehavî makamı: Seher vakti
Buselik makamı: ikindi vakti
Uşşak makamı: Gün batarken
Nihâvend makamı: Öğle vakti
Hüseynî makamı: Sabah vakti
Hicaz makamı: İki ezan arası
Zengüle makamı: Güneş battıktan sonra
Rast makamı: Gece yarısı
Eski İstanbul geleneğine göre; her bir vakit ezanı farklı makamlarda icra edilir.
Bu makamlar ise şu şekildedir:
Sabah ezanı: Saba makamı
Öğle ezanı: Rast makamı
İkindi ezanı: Hicaz makamı
Akşam ezanı: Segah makamı
Yatsı ezanı: Uşşak veya hicaz makamı
Müziğin ve Türk musiki makamlarının insan üzerinde ki etkilerini ele aldığımız “Hangi hastalıklara hangi makamlar iyi gelir” başlıklı yazımızda ilginizi çekebilir.