Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Cihangir Akyol, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, 2022 yılında Türkiye'de "kolorektal" olarak bilinen kolon ve rektum kanseri nedeniyle 11 bin 698 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. Akyol, bu rakamın, TÜİK'in 2022 verilerine göre trafik kazalarında kaybedilen vatandaş sayısının iki katından fazla olduğunu vurgulayarak, kalın bağırsak kanserinin önemli bir sağlık sorunu olduğuna dikkat çekti.
Prof. Dr. Akyol, kalın bağırsak kanserinde genetik faktörlerin yanı sıra beslenme alışkanlıklarının da önemli bir rol oynadığını belirtti. Özellikle hazır gıdaların aşırı tüketimi, kızartma ve aşırı kırmızı et tüketimi gibi yanlış beslenme alışkanlıklarının kalın bağırsak kanseri riskini artırdığını ifade etti. Obezitenin ve hareketsiz yaşamın da bu kanserin gelişiminde etkili olduğunu söyleyen Akyol, sigara ve alkol tüketiminin de risk faktörleri arasında yer aldığını belirtti.
Akyol, kalın bağırsak kanserinin tarama testleriyle ölüm hızının düşürülebilen tek kanser türü olduğunu vurgulayarak, polip adı verilen küçük oluşumların kansere dönüşüm sürecinin 6 ila 8 yıl sürdüğünü açıkladı. Bu nedenle erken teşhisin önemine değinen Akyol, Sağlık Bakanlığı'nın yürüttüğü "Gaytada Gizli Kan Projesi" ve aile hikayesi olanlarda kolonoskopik taramanın önerildiğini belirtti.
Tedavi seçeneklerindeki gelişmelere de değinen Prof. Dr. Akyol, cerrahi teknolojinin ilerlemesi ve kemoterapideki gelişmelerin kalın bağırsak kanseri ile mücadelede olumlu etkiler sağladığını ifade etti. Ancak, hastalığa yakalanmamak için tarama programlarına uymak ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarını benimsemek daha önemli olduğunu vurguladı.
Kalın bağırsak kanserinin artış gösterdiği bir dönemde, erken teşhis ve bilinçli yaşam alışkanlıklarıyla bu ölümcül hastalığın önüne geçilebileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Cihangir Akyol, toplumun bu konuda bilinçlenmesi ve önleyici sağlık önlemlerini alması gerektiğini belirtti.